Şirketler B tarafı ve C tarafı iş gelişimini dengelemelidir
Günümüz iş ortamında, işletmeler tek bir pazarla sınırlı kalmamalı, B tarafı ve C tarafı işlerinin arasında bir denge aramalıdır. C tarafı pazarının önemi göz ardı edilemez, bu da üç ana alanda kendini göstermektedir:
Büyük pazar ölçeği: Tüketici sayısı, işletme sayısını çok aşmakta ve daha geniş bir gelişim alanı sunmaktadır.
Güçlü yenilik motivasyonu: Tüketici talepleri hızla değişiyor, bu da ürünlerin hızlı bir şekilde iterasyon ve yenilik yapmasını sağlıyor.
Belirgin ekonomik etkiler: Ağ etkileri ve ölçek etkileri, hizmet değerini artırabilir ve maliyetleri düşürebilir.
B tarafı hizmetlerine odaklanan işletmeler bile C tarafı pazarına girmeyi düşünmelidir. Uzun süre B tarafına odaklanmak, işletmelerin son kullanıcı taleplerini göz ardı etmesine, piyasa değişimlerine yavaş yanıt vermesine ve sonunda teknolojik yenilikler tarafından geride kalmasına neden olabilir. Hızla değişen teknoloji alanlarında bu risk daha belirgindir.
Öte yandan, C tarafındaki işletmeler bazen daha istikrarlı bir nakit akışı ve daha yüksek müşteri başına değer elde etmek için B tarafı işlerini genişletmeyi de düşünebilirler. Ancak, bu, hizmetlerin karmaşıklığı ve uzmanlığı ile ilgili zorlukların üstesinden gelinmesini gerektirir.
Bir şirketin dönüşümünün başarısı, genellikle mevcut alandaki başarılarına bağlıdır. Örneğin, tanınmış bir e-ticaret platformunun bulut bilişim hizmetleri pazarına başarılı bir şekilde girmesi, C tarafında kazandığı teknik yetenekler ve piyasa güveni sayesindedir. Buna karşılık, bir zamanlar internet devlerinden biri, C tarafındaki başarısızlığının ardından B tarafı hizmetlerine başarılı bir şekilde dönüşüm gerçekleştirememiştir.
C tarafı işletmeleri için, yeterli pazar payına sahip olduktan sonra, altyapı teknolojisi yeteneklerini ticarileştirmeyi ve sektördeki diğer katılımcılara hizmet etmeyi düşünebilirler. Ancak, kullanıcı ihtiyaçlarından ve pazar eğilimlerinden kopmamak için C tarafı işlerini tamamen bırakmamalıdırlar.
B tarafındaki işletmeler, temel pazarları sağlam ve nakit akışları istikrarlı olduktan sonra C tarafı pazarına açılmayı deneyebilirler. Bu sadece teknolojiyi doğrudan doğrulamak ve yinelemekle kalmaz, aynı zamanda başarısızlık durumunda mevcut işlerine geri dönmelerine de olanak tanır.
Her türlü dönüşüm, C tarafı pazarının önemini vurgulamaktadır. Sadece kullanıcılara yönelik ürünler geliştirerek, teknoloji, ürün ve ticarileşmenin değer döngüsünü gerçekten oluşturmak mümkündür. Kullanıcıların bulunduğu yer, pazar ve sermayenin yoğunlaştığı yerdir.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
18 Likes
Reward
18
6
Repost
Share
Comment
0/400
BoredWatcher
· 08-09 15:00
Bu kadar karmaşık değil, önce B tarafını anlamak gerek.
View OriginalReply0
MEVHunter
· 08-09 15:00
Çimen çok düşündü, bu kadar karmaşık değil. Arbitraj fırsatını gör ve işini hallet.
View OriginalReply0
AirdropChaser
· 08-09 14:57
Haha yine tamamen enayiler tarafından oyuna getirildim.
View OriginalReply0
0xSoulless
· 08-09 14:44
Yine Emiciler Tarafından Oyuna Getirilmek geldi. Bu sefer B tarafı sırada.
View OriginalReply0
LiquidationKing
· 08-09 14:42
Artık konuşma, enayiler yerine koyamayan şirketler öldü.
B2B ve B2C'yi Dengelemek: Şirket Gelişimi için İki Motorlu Strateji
Şirketler B tarafı ve C tarafı iş gelişimini dengelemelidir
Günümüz iş ortamında, işletmeler tek bir pazarla sınırlı kalmamalı, B tarafı ve C tarafı işlerinin arasında bir denge aramalıdır. C tarafı pazarının önemi göz ardı edilemez, bu da üç ana alanda kendini göstermektedir:
B tarafı hizmetlerine odaklanan işletmeler bile C tarafı pazarına girmeyi düşünmelidir. Uzun süre B tarafına odaklanmak, işletmelerin son kullanıcı taleplerini göz ardı etmesine, piyasa değişimlerine yavaş yanıt vermesine ve sonunda teknolojik yenilikler tarafından geride kalmasına neden olabilir. Hızla değişen teknoloji alanlarında bu risk daha belirgindir.
Öte yandan, C tarafındaki işletmeler bazen daha istikrarlı bir nakit akışı ve daha yüksek müşteri başına değer elde etmek için B tarafı işlerini genişletmeyi de düşünebilirler. Ancak, bu, hizmetlerin karmaşıklığı ve uzmanlığı ile ilgili zorlukların üstesinden gelinmesini gerektirir.
Bir şirketin dönüşümünün başarısı, genellikle mevcut alandaki başarılarına bağlıdır. Örneğin, tanınmış bir e-ticaret platformunun bulut bilişim hizmetleri pazarına başarılı bir şekilde girmesi, C tarafında kazandığı teknik yetenekler ve piyasa güveni sayesindedir. Buna karşılık, bir zamanlar internet devlerinden biri, C tarafındaki başarısızlığının ardından B tarafı hizmetlerine başarılı bir şekilde dönüşüm gerçekleştirememiştir.
C tarafı işletmeleri için, yeterli pazar payına sahip olduktan sonra, altyapı teknolojisi yeteneklerini ticarileştirmeyi ve sektördeki diğer katılımcılara hizmet etmeyi düşünebilirler. Ancak, kullanıcı ihtiyaçlarından ve pazar eğilimlerinden kopmamak için C tarafı işlerini tamamen bırakmamalıdırlar.
B tarafındaki işletmeler, temel pazarları sağlam ve nakit akışları istikrarlı olduktan sonra C tarafı pazarına açılmayı deneyebilirler. Bu sadece teknolojiyi doğrudan doğrulamak ve yinelemekle kalmaz, aynı zamanda başarısızlık durumunda mevcut işlerine geri dönmelerine de olanak tanır.
Her türlü dönüşüm, C tarafı pazarının önemini vurgulamaktadır. Sadece kullanıcılara yönelik ürünler geliştirerek, teknoloji, ürün ve ticarileşmenin değer döngüsünü gerçekten oluşturmak mümkündür. Kullanıcıların bulunduğu yer, pazar ve sermayenin yoğunlaştığı yerdir.